Gazetecilik mesleği gölgesinde şırıl şırıl akan bir para şelalesi düşünün. Emeğiyle alnının akıyla Zonguldak’a hizmet etmeye adanmış hayatlar düşünün bir de. Ha ikisini bir cümlede düşünmek elbette ki zor . Ancak o şelaleye para sızdırmayanları çamuruna bulayan arıza feodal yüzünden zor günler geçiren halk adamları var. Çıkarıma uyarsa pabuçunuz ne ala uymazsanız çamurumdan buyrunuz tavrı gerçekten baydı. Kanun, mahkeme dilinden düşmüyor keşke gölgesi yüreğine düşse dedik ne arar bizim arıza feodalde o mangal yürek. Usulsüzlükten tutunda tehtide kadar ne ararsanız var bu bataklıkta. Adalet adalet diye avaz avaz bağıranın yargıda rüşvet istemekten mahkemesi de var üstelik. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu arıza !derler adama. Bu gün de senin günün olsun ne diyelim . Gazetecilik hamurunda yoğrul da öyle gel dürüstlükten haktan hukuktan konuşalım. Üstü kapalı yazmaksa meziyet buyur cevabını bekleriz. Ha açıktan açığa oynamakta her baba yiğidin harcı değil. Yazdıklarımız her zaman belgeleriyle sunduk halka. Boş keseden maval okumak da sana yakıştı hani. Son sözü halk söylüyor yine. Bizlere de onların arkasında olmak düşüyor.
