KOVAN HAVASININ SAĞLIK ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİ BELİRLEMEK İÇİN ÇALIŞMA BAŞLATILDI

KOVAN HAVASININ SAĞLIK ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİ BELİRLEMEK İÇİN ÇALIŞMA BAŞLATILDI

Düzce Üniversitesi Arıcılık Araştırma Geliştirme ve Uygulama Merkezi’nce (DAGEM), kovan havasının (Api-Air) sağlık üzerine etkisini belirlemek üzere çalışma başlattığı bildirildi.
Üniversiteden yapılan yazılı açıklamada; astım, bronşit, amfizem ve KOAH gibi hastalıkların tedavisi amacıyla Almanya, Macaristan, Slovenya, Rusya ve Romanya gibi ülkelerde uzun süredir kullanılan Api-Air’in, son yıllarda arıcılar tarafından Türkiye’de de uygulandığı belirtildi.
Bu uygulamanın, söz konusu hastalıklara iyi geldiğine yönelik hiçbir bilimsel veri bulunmadığını kaydeden DAGEM Müdürü Doç. Dr. Meral Kekeçoğlu, arı havasının bu hastalıkların tedavisinde işe yarayıp yaramadığını belirlemek için üniversite uhdesinde altyapı kurulduğunu söyledi. 
Api-Air cihazının DAGEM adına Bilgisayar Mühendisi Can Dinler tarafından özel tasarlandığı, farklı kurumlar ile iş birliği içerisinde ilk çalışmaların tamamlandığı da ifade edilen yazılı açıklama, aynen şöyle:
“Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp alanında öncü çalışmalara imza atan Düzce Üniversitesi’nde; kestane balı, propolis ve arı zehiri gibi arı ürünlerinin yanı sıra arı havasının da Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp alanında kullanım olanakları bilimsel verilere dayalı olarak araştırılıyor. Düzce Üniversitesi ve Selçuk Üniversitesi iş birliği ile dünyada bir ilk Son aşamasına gelen çalışma ile ilgili önemli bilgiler paylaşan Kekeçoğlu Api-Air ile ilgili ilk araştırmaları Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vahdettin Altunok ile birlikte iki doktora tezi üzerinden yürüttüklerini ifade etti. İkinci çalışmanın ise önümüzdeki günlerde KOAH’lı hayvan modelleri üzerinde başlatılacağını sözlerine ekledi.
Api-Air uygulamasının, kovan üzerine yerleştirilmiş özel bir aparat ile kovan havasının vakumlanarak ve özel bir maske vasıtası ile insanlar tarafından solunması şeklinde yapıldığını dile getiren Doç. Dr. Kekeçoğlu, ‘Api-Air uygulamasında temel prensip, kovan içerisinde bulunan arı ürünlerindeki uçucu nitelikteki aktif bileşenlerin bir fan sistemi, maske aracılığıyla ve solunum yolu ile vücuda alınması esasına dayanır’ şeklinde konuştu. Kovan havası ile ilgili dünyada henüz bilimsel bir araştırma bulunmuyor İki üniversitenin iş birliği ile yapılan çalışmada, deney hayvanlarında sigaraya maruz bırakılarak oluşturulan akciğer hasarlarının, kovan havası ve arı ürünlerinin ayrı ayrı ve farklı kombine uygulamalarının tedavi edici etkilerinin araştırıldığını söyleyen Kekeçoğlu, bal, polen, propolis gibi arı ürünleri ile ilgili farklı amaçlarla yapılan birçok araştırma bulunmasına rağmen kovan havası ile ilgili bilimsel bir araştırma bulunmadığına dikkat çekti.

YENİ UMUTLARA IŞIK TUTACAĞI BEKLENİYOR
Bu araştırmalarla, kovan havasının (Api-Air) canlılar üzerindeki dünyada ilk bilimsel verilerin ortaya konacağını vurgulayan Doç. Dr. Meral Kekeçoğlu, ‘son aşamasına gelinen çalışmanın sonuçlarının; başta astım, bronşit, amfizem ve KOAH olmak üzere birçok hastalığın alternatif tedavisi veya destekleyici tedavi açısından bilimsel verilere dayalı yeni umutlara ışık tutacağı beklenmektedir. Bunun yanında mevcut arı ürünlerine ilave olarak, ülkemizde arı havası uygulamalarının yaygınlaştırılması, hem arı yetiştiriciliği yapan insanlarımıza ilave gelir kaynağı olacak, hem de sağlık turizmine yeni bir kapı aralayacaktır’ sözleriyle açıklamalarını sonlandırdı.”

Güncelleme Tarihi: 07 Eylül 2020, 14:29
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER