NASIL BİR DÜNYA

Bizi nasıl bir dünya bekliyor?

Korona virüs salgını ile.

Belası ile.

Son altı aydır uğraşıyoruz.

Mart 15 ve bugün Kasım 20.

Yıl 2020.

Korona her yerde.

Bir türlü normale dönemiyoruz.

Tamam çalışacağız.

Kendimize geleceğiz.

Tekrar korona her yeri sardı.

Bu sefer Mart 2020 ayından daha yoğun.

Bir farkı korona ile yoğun olarak mücadele ediyoruz.

Önlemler sıkı.

Tedbirler olağanüstü.

Her şey var.

Tam normale dönüyoruz derken.

Anormale döndük.

Sıkı bir yasaklar dizisi.

Ekonomi adına çalışma hayatı devam ediyor.

Tabi ki korunaklı.

Kollamalı.

Korona virüse biraz daha alıştık gibi.

O ilk zamanlar ki korku.

Tedirginlik yok.

Evde tedavi.

Evde karantina.

14 gün istirahat.

İlaç tedavisi.

Sonra hür özgürlük.

İnşallah.

Yasaklar hafta sonu tekrar başladı.

Hem de yoğun bir şekilde.

Tam 10 saat özgürlük.

Çalışma.

14 saat evde kal Türkiye.

Bu dediğimiz Cumartesi ve Pazar için geçerli.

Hafta içi ise normale dönüyoruz.

Kısıtlama sadece 65 yaş üstü için devamlı.

20 yaş altı devam.

Günde üç saat çıkılacak.

Bakalım bu tedbir nereye kadar gidecek.?

Bir de ülke geneline geçilen genelge anlaşılmaması üzerine yazılmış gibi.

Kim yazıyorsa.

Maalesef özellikle seçilmiş bir editör grubu.

Bu kadar anlaşılmaz bile genelge olur.

İnsanlar ne olduğunu anlama adına yoğun kafa yoruyor.

Acaba bir edebiyatçı.

Ya da esaslı bir Türkçe öğretmeni bulunmaz mıydı?

İnsanların yüzde doksan kısmı anlayamadığını bizzat biliyorum.

Çünkü devamlı bizlere soruyorlar.

Devam edersek.

Bugün adına ekonomi çarkı dönmesi adına çalışma hayatı sürüyor.

Sinemalar kapalı.

Lokanta ve benzeri yerler zor ki zor durumda.

Kiralar ne olacak?

Çalışma.

Kapat.

Genel yayınla.

Sonra kapalı yere kira iste.

Bu nasıl bir anlayış.

Kamu veya özel fark etmiyor.

Kira alınıyor.

İsteniyor.

Kapalı olması kira ödemeyi gerektirmez deniliyor.

Bu da ayrı bir mağduriyet yaratıyor.

Yıl sonuna doğru yol alırken.

Esnaf kesimi.

Tam vergi ve SGK adına yeni yapılandırma müjdesini kapsamlı almışken.

Korona tedbirleri işin tuzu ve biberi oldu.

Nasıl yol alacağız?

Günde 5000 ‘ e yakın vaka.

Vefat sayısı 125.

Bugüne kadar vefat sayısı 12 000 sayısına gelmiş.

Böyle giderse.

Ayda 3750 vefat.

İyileşen hasta sayısı günde 3000 ‘ e yakın.

Test sayımız günde 150 bin sayısını geçti.

Bu da çok iyi rakam.

Tanı testte Türkiye çok başarılı.

Zonguldak ise ayrı bir başarı örneği sergiliyor.

Sağlıkçılarımız.

Başta sağlık bakanı ver bakanlık yetkilileri.

Üniversite hastaneleri.

Tüm sağlık çalışanları.

Doktor, hemşire ve hastabakıcı.

Hepsine şükran borçluyuz.

Sağolsunlar.

Var olsunlar.

İyi ki varlar.

Hayat garantimiz.

Herşeyimiz.

Onlarla gurur ve onur duyuyoruz.

Korona virüs salgınından ikinci dalgadan sağlıkla çıkarız.

Bir an önce normale döneriz.

2020 YILI HİÇ İYİ GEÇMEDİ.

Gelecek yıl nasıl geçecek?

Bizi nasıl bir dünya bekliyor?

Herkes gibi bizlerde merak ediyoruz.

Bugün için zor günleri hep gördük ve geçirdik.

İnşallah iyi günler bizi bekliyor:

Yasaklara sağlığımız adına kerhen hoş geldin derken.

Bir an önce yasaklarında bitmesine Allahtan duacıyız.

Bugünlük nokta.

YORUM EKLE