UZMAN HEMŞİRE ODABAŞ, KİTAP YAZDI

UZMAN HEMŞİRE ODABAŞ, KİTAP YAZDI

Zonguldak'ta 30 yaşındaki uzman hemşire Yasemin Odabaş, medikal tedavi edilen hastaların manevi bakıma da ihtiyaç duyduğunu anlatan bir kitap yazdı. Özellikle korona virüs sürecinde hastaların akıl ve ruh yönünden de manevi bakıma ihtiyaç duyduğunu kitabında anlatan Odabaş, kitabın büyük katkılar sağlayacağını ifade etti.

Bülent Ecevit Üniversitesi (ZBEÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Onkoloji Bölümünde 6 yıldır uzman hemşire olarak çalışan Yasemin Odabaş (30) insanların akıl, ruh ve bedenlerinin hasar görmesiyle başladığı yolculuğunu "Hemşirelikte Manevi Bakım Adımları" kitabıyla anlattı. Engelli çocuğu olan annelerin "Ruhumu çocuğumla şarj ediyorum" ifadesiyle tez çalışmalarına başlayan Odabaş, insanların yalnızca medikal tedavi değil manevi bakıma da ihtiyaç duyduğunun altını çizdi. "Engelli çocuk anneleri çocuklarıyla beraber ruhunu şarj ediyorsa peki bizim hizmetimizin altındaki insanlar nasıl kendi ruhlarını şarj ediyor?" sorusuyla çalışmalara başlayan Odabaş, şöyle dedi:
"Uzmanlık tezimde engelli çocuk anneleriyle birlikte çıktığım bir yolculukta annelerin kullanmış olduğu 'Ruhumu çocuğumla şarj ediyorum' ifadesinden sonra bir düşünceye kapıldım. Bir anne engelli çocuğuyla ne kadar uzun süre manevi iyilik ve umut düzeyini koruyabilir. Bundan sonra düşündüm ki biz insanlar aslında akıl, ruh ve beden kavramlarıyla bir bütünü yaşıyoruz. Nasıl vücudumuzda bulunan organlarımız hasar görüyorsa, akıl, ruh ve bedenlerimiz de hasar görüyor. Engelli çocuk anneleri çocuklarıyla beraber ruhunu şarj ediyorsa peki bizim hizmetimizin altındaki insanlar nasıl kendi ruhlarını şarj ediyor? Manevi boşluklarını nasıl doldurabiliyorlar? Manevi iyilik düzeylerini ve umutlarını nasıl koruyabiliyorlar? Bu soruların ardına düşmüş ve kitap yazma yolculuğum aslında böyle başlamış oldu."

Korona virüs sürecinde manevi desteğin önemi
Salgın sürecinde sağlık çalışanlarının mücadelesine dikkat çeken uzman hemşire Yasemin Odabaş, yazdığı kitapla başta sağlık çalışanlarına katkı sunmayı amaçlıyor. Bu sayede Zonguldak'a da manevi destek birimi kurulabileceğini vurgulayan Odabaş, "Şu an hali hazırda bir Covid-19 sürecinden geçiyoruz. Ciddi anlamda sağlık çalışanlarımızın mücadelesi takdir edilir ki gözler önündedir. Böyle bir kitabın şiddetli şekilde gereksinim olduğu ortaya çıktı. Naçizane 6 yıllık deneyimimden sonra böyle bir kitap yazmaya karar verdim. Başta sağlık çalışanları ve tüm insanlığa faydalı olacak bir kitap. Şu an 81 ilde çoğu eğitim ve araştırma hastanesinde manevi destek birimleri kuruldu. Düşündüm ki bizim de Zonguldak'ta manevi destek birimimiz yok. Ümidim şu dur ki bu kitapla manevi destek birimi kurulabilir" diye ifade etti. Onkoloji hastalarının yanı sıra Covid-19 'a yakalanan hastaların da varoluşsal boşluğa düştüğünü ve kendini sorgulama süreci içerisinde bulduğunu söyleyen Odabaş, maneviyatın sağlık sektöründe yapılan araştırmalarda da etkisinin büyüklüğüne dikkat çekti.
"Manevi bakım deyince insanların aklına din geliyor, halbuki maneviyat ve din kavramları birbirinden farklı kavramlardır" diye sözlerine devam eden Odabaş, manevi bakımın hastaya, 'Nasılsın' diyebilmek veya 'Bu gece uyuyabildin mi, bir sıkıntın var mı?' şeklinde sorular sorabilmek ve bir tebessüm edebilmek olduğunu dile getirerek, bu durumu kitapta kapsamlı şekilde anlattıklarının altını çizerek şöyle dedi:
"Manevi bakım aslında bir hastaya 'nasılsın' diyebilmek. Veya 'uykun nasıl geçti' gibi sorular sorabilmek. Bu tür sorular manevi bir bakımdır. Maalesef manevi bakım deyince insanların aklına din geliyor. İnsanların belki burada soru işaretleri var. Kapsamlı bir şekilde bu konunun ortaya çıkması gerekiyordu. Biz bu kitabımızla bu konunun önemini detaylı şekilde ortaya çıkarttık. Editörlüğünü de minnettar olduğum uzmanlık tezimin danışmanı BEÜ Dr. Öğr. Üyesi Müge Seval üstlendi. Bir başka yönden insanlar yaşadıkları karşısında; ‘Neden ben? Neden bu benim başıma geldi? Yaptığım hatalar sonucunda Yaradan beni cezalandırıyor mu?’ gibi sorulara kapılabiliyor. Hali hazırda Covid-19'dan geçiyoruz.
Bir üst boyuta geçecek olursak salgındaki hastalarımız da neden benim başıma geliyor? Gibi sorularla sorgulama sürecine giriyor ve varoluşsal bir boşluğa düşmüş oluyor. Bu boşluktan da ancak maneviyata yönelebilirlerse kurtulabilirler. Nitekim maneviyatın sağlık sektöründe yapılan araştırmalara bakacak olursak etkisi çok büyük. Burada biz hemşirelerin bütüncül şekilde bir insanı ele alabilmeli sadece medikal tedavi değil de akıldaki soru işaretlerinden başlayıp kalbe ve ruha hitap etmemiz gerekiyor. Kitabımızı okuduğunuzda göreceksiniz ki gerçekten kapsamlı oldu. Soru işaretlerini gidermeye çalıştık. Faydalı olacağını düşünüyorum. Bizim temennimiz manevi bakımda teorik alt yapıyı oluşturabilmek ve insanlara manevi bakım sunabilmenin inceliklerini anlatabilmek. Kitabımız doktora ve uzmanlık tezlerinde kullanılabilir. Sağlık sistemlerinde, okullarda kullanılabilir. Aslında bu kitap bir başucu kitabı olarak görebilirsiniz. Hemşirelere ve hastalara yönelik bilgilendirme anlamında katkı sağlayacağına inanıyorum."

Güncelleme Tarihi: 20 Nisan 2021, 13:38
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER