TÜRK TARIMINA TAM KORUMA

TÜRK TARIMINA TAM KORUMA

TÜRK TARIMINA TAM KORUMA
Bahar mevsimindeyiz, çiftçilerimiz ve bağ bahçe yapanların bu ayda tarım ilaçlarına başvurmaları gündemde…
Zonguldak yöremizde tarım olayı her ne kadar bahçecilik boyutlarında olsa da yine de tarım ilacı kullanan üreticilerimiz var.
Ülkemizde tarım gün geçtikçe azalan istatistiklerde ifade ediliyor, bunun nedeni de yanlış tarım politikaları olarak belirtiliyor.
Bu arada tarım zararlıları olarak gösterilen böcek, mantar, kurtçuklar vs. gibi odaklar da tarımın gerektiği gibi olmamasının nedenleri arasında.
Tarımda zararlılara karşı kullanılan ürünler, çok farklı şekilde tanımlanıyor. Bilimsel adıyla pestisit, bu ürünleri üretenlerin ve bakanlık yetkililerinin deyimi ile “bitki koruma ürünleri”, çiftçilerin deyimi ile zirai ilaç veya böcek öldürücü, tüketicilerin ve sivil toplum kuruluşlarının deyimi ile tarım zehirleri. Adına ne derseniz deyin zararlılara karşı kullanılan bu ürünlerin kullanımı/tüketimi son yıllarda hızla artıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2015 yılında 39 bin ton olan pestisit kullanımı 2018’de 60 bin tona ulaştı. Ayrıca, kayıt dışı, kaçak kullanımının çok yaygın olduğunu da unutmamak gerekir.
Bu hızlı tüketim artışı birçok sorunu beraberinde getiriyor. Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği bu sorunlara dikkat çekmek için “zehirsiz sofralar” adıyla bir kampanya başlattı. Birçok sivil toplum örgütünün de destek verdiği kampanya ilk sonuçlarını vermeye başladı.
Tarım ve Orman Bakanlığı geçtiğimiz günlerde 16 pestisit (tarım zehri) etken maddesinin yasaklandığını açıkladı. Daha öncekilerle birlikte, kullanılması yasak etken madde sayısı 200’ü aştı. Etken maddelerin yasaklanması elbette çok önemli. Ancak yasaklanmayan ve bilinçsizce kullanılan çok sayıda etken madde var
Türkiye ve Avrupa’da pestisit kullanımı
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Tiryaki’nin verdiği bilgilere göre; dünyada yılda 3 milyon ton pestisit kullanılıyor. Türkiye’de ise 2018 verileri ile 60 bin ton pestisit kullanıldı. Bu verilerin anlamı şu; 2018’de topraklarımıza, bitkilere, meyvelere, sebzelere 60 bin ton pestisit (tarım zehri) atıldı.
Türkiye’de 2019 sonu itibariyle ruhsatlı bitki koruma ürünü (formülasyon) sayısı, 5 bin 224. Ruhsatlı etken madde sayısı ise 369. Türkiye’de hektar başına 1587 gram pestisit kullanılıyor.Avrupa Birliği ülkelerinin çoğunda, Türkiye’nin bir kaç katı daha fazla pestisit kullanılıyor. Tarımda herkesin “örnek ülke” olarak anlattığı Hollanda’da hektara 13 bin 800 gram pestisit kullanılıyor. Türkiye’nin 8.7 katı daha fazla. Yunanistan’da hektar başına 13 bin 500 gram kullanılıyor, yani Türkiye’nin 8.5 katı daha fazla. İtalya, Fransa, İngiltere ve Almanya’da da Türkiye’den bir kaç kat daha fazla pestisit kullanılıyor.
Koruma Klor Alkali San. ve Tic. A.Ş. tarım ilaçlarında kullanılan 2 aktif maddeyi ülkemizde ilk kez üreten firma.
Kimya sanayinin yüzde 100 yerli sermayeli şirketi Koruma, tarım sektöründe kullanılan 2 aktif maddeyi yerli olarak üretti. Koruma’nın güçlü teknik ekibi, tamamı ithal edilen Benfluralin ve Bakır oksiklorür aktif maddelerini yerli olarak geliştirmeyi başardı. Tarım ilacı üretiminde ülkemizin öncü şirketlerinden biri olan ve bu alanda pek çok ilki gerçekleştiren Koruma, bu aktif maddelerin üretileceği tesisler için yatırımlarını da tamamladı ve küresel teknik hammadde pazarında yerini güçlendirdi. 
Herbisit grubunda yer alan Benfluralin, yabancı otlarla mücadele için tarım ilacı üretiminde kullanılan bir aktif madde. Türkiye için stratejik önemde bulunan ayçiçeği ve pamuk tarımında kullanılan bu aktif maddeyi dünyada çok az şirket üretebiliyor.
2018 yılında Benfluralin aktif maddesini Türkiye’de üretmek için Koruma tarafından proje ortağı Zirai Mücadele Merkez Araştırma Enstitüsü ile birlikte Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü’ne (TAGEM) Ar-Ge projesi başvurusu yapılmıştı. Koruma’nın deneyimli Ar-Ge ekibinin 3 yıl süren zorlu çalışması sonucunda projede mutlu sona ulaşıldı ve hedeflendiği gibi Benfluralin aktif maddesi ilk kez yerli olarak geliştirildi.  
Fungusit grubunda yer alan Bakır oksiklorür ise sebze ve meyve yetiştiriciliğinde fungal ve bakteriyel hastalıkları önlemek amacıyla kullanılan bir aktif madde. Ancak ülkemizde tarım ilacı aktif maddesi olarak kullanılan bakır oksiklorürün tamamı ithal ediliyor.
Türkiye’de ilk kez yüzde 100 yerli üretilecek
Bakır oksiklorür üretiminde kullanılan kimyasallar, Koruma’nın kendi üretim tesislerinde üretiliyor. Teknoloji ve know-how’ı tamamen Koruma’ya ait olan bakır oksiklorür, tarım ilacı aktif maddesi olarak Türkiye’de ilk kez yüzde 100 yerli olarak üretilecek. Bu üretimle birlikte ithalattaki dışa bağımlılık azalacak. 
Türk tarımı adına iki önemli projeyi hayata geçirdiklerini belirten Koruma Klor Alkali San. ve Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Vekili Şükrü Kemal Aracı, “Uzun yıllardır tarım ilaçları sektöründe hizmet veren bir şirket olarak birçok yeniliği ülkemize kazandırdık. Türkiye, bir tarım ülkesi olmasına rağmen ülkemizde üretilen aktif madde sayısının çok düşük seviyelerde olması önemli bir sorun. Koruma olarak bazı stratejik aktif maddeleri ülkemizde üretmek hedefiyle yola çıktık. Gerek teknoloji ve know-how gerekse nitelikli insan kaynağımızla bunu yapabilecek güçteyiz. Ar-Ge çalışmalarımızla, çiftçimizin ihtiyaç duyduğu iki önemli aktif maddeyi yerli olarak üretmeyi başardık. Trifluralin aktif maddesinin AB’nin ardından ülkemizde de yasaklanması sonrasında pamuk ve ayçiçeği üreten çiftçilerimiz büyük sorunlar yaşıyordu. Bu soruna çözüm bulmak, Benfluralin aktif maddesini yerli olarak geliştirmek ve üretmek amacıyla gerçekleştirdiğimiz Ar-Ge Projemizin yanında, ülkemizde önemli bir kullanım alanı bulunan ve tamamı ithal edilen Bakır oksiklorür aktif maddesini yerli üretmek üzere gerçekleştirdiğimiz çalışmaları başarıyla sonuçlandırdığımız için gurur duyuyoruz. Artık küresel ölçekte teknik hammadde üretiminde Koruma’nın da adı yer alacak” diye konuştu. 
Benfluralin ve Bakır oksiklorür aktif maddelerinin üretimi için Kocaeli fabrikalarında kurdukları tesisler ile yeni istihdam da yarattıklarına dikkat çeken Şükrü Kemal Aracı, “Her alanda olduğu gibi tarımda da kendi kendine yetebilmek ve yerli üretim yapmak stratejik bir öneme sahip. Türk tarımının hizmetine sunduğumuz yüzde 100 yerli üretim aktif maddeler, ithal ürün bağımlılığına son verirken çiftçimizin hem daha az maliyetle hem de daha hızlı ve kolay şekilde ihtiyacını karşılamasını sağlayacak. İhracat tarafındaki potansiyeli de değerlendirerek ülke ekonomisine sağladığımız katkıyı daha da artırmak hedefindeyiz” dedi.

Güncelleme Tarihi: 16 Nisan 2021, 12:17
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER