Hayali maden işçileri !

Eskiyıllarda uzun süre ülke gündemini meşgul eden bir yolsuzluk olayı yaşanmıştı.

"Hayali ihracat"

O güne değin kamuoyunda pek fazla bilinmeyen bir yolsuzluk türü oluşu bir yana, olayın failinin merhum Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel'in yeğeni Yahya Demirel'in oluşu da bu yöndeki tartışmalara yoğunluk kazandırmıştı.

Hayali ihracat, doğrudan devleti yanıltıp, haksız vergi iadesi almayı amaçlayan bir yolsuzluk türü olarak ortaya çıkmıştı.

Hayali ihracat, kısaca dışarıya hiçbir şey ihraç etmeden, kağıt üstünde ihracat yapılmış gibi gösterip, devletin trilonlarını cebe indirmeyi ifade eden bir yolsuzluk türüydü.

Ne kadar hayali ihracat, o kadar vergi iadesi !

Şimdilerde halen "hayali ihracat" yapanlar var mı, bunu bilmiyoruz ama, "hayali" işlerle uğraşanlar var elbette.

Mesela, "Hayali maden işçileri…"

Bir başka deyişle "kağıt üstünde" maden işçileri…

Devleti yanıltmak bakımından hayali ihracat ile benzer yanları var.

Düpedüz sahtekarlık !

Bunlardan bazıları halen ticaretle uğraşan, malı-mülkü yerinde, zenginin zengini adamlar…

Kendilerini özel maden ocaklarında, "yeraltı işçisi" olarak çalışıyor gösterip, yıpranma payından yararlanmak ve yüksek prim ödeyerek devletten yüksek emekli maaşı kazanabilmek için uydurulmuş bir yöntem.

Özetle, karnı tok, sırtı pek, tuzu kuru ama gözü aç insanlar…

Hiç emek vermeden, hiç alınteri dökmeden, hiç ocağa girmeden, hiç can pazarında çalışmadan maden işçilerimize verilen haklardan faydalanmak isteyen, bu nedenle devlete sahte beyanda bulunan uyanık zenginler.

Yat gölgede, kısa sürede yüksek emekli maaşı devlette…

Bizden söylemesi…

Eski yıllarda "hayali ihracat" ile gündeme gelen Zonguldak'ta, şimdi de "hayali maden işçileri"nin varlığı tartışılıyor.

Kimler olduğunu araştırıp bulmakta ilgili makamlara düşüyor.

YORUM EKLE