İnternet haber siteleri.
Gazetelerle birlikte çıkan haber siteleri tabi ki gazete yayının bir parçasını oluşturuyor.
Görsel olarak tamamlayıcı.
Görüntülü haber adına önemli.
Kurumsal kimlik taşıyan haber siteleri de önemli ve değerli.
Kurumsal derken.
Vergi ve STK kaydı.
İmtiyaz sahibi.
Yazı işleri müdürü.
Muhabirleri olan.
Yeri ve yurdu belli olan.
Ciddi habercilik yapan.
Saha da çalışan ve görev yapan.
Bu internet sitelerini de yasa çıkmamasına rağmen.
Bir derece diyoruz.
Ama şunu da ekleyelim.
Bu arkadaşlar yazılı basına girsinler.
Hep kolaycılığı.
Veya çok da kolaycılığı, basitçiliği seçmesinler.
Ne demiştik.
İnternet siteleri.
Haber siteleri.
Yasasının çıkması.
Bu konuda yoğun uğraşımız ülke geneli devam ediyor.
Hem de çok yoğun son birkaç yıldır yasa çıkması adına uğraşıyoruz.
Hatta yasaya birkaç kez son şekil verildi.
Tüm partilerinde katılımı sağlandı.
Özellikle MHP genel başkan yardımcısı düzeyinde yasa ile bizzat ilgilendi.
Yaklaşık 19 madde hazırlandı.
Bizlerde TGF olarak katkı verdik.
Destek verdik.
Fakat bir türlü meclise getirilemedi.
İnşallah bu dönem tüm partilerinde katkısı ve katılımı ile meclise gelir düşüncesindeyiz.
İnternet haber siteleri bugün adına gazeteci sayılmıyor.
Gazeteci vasfı taşımıyor.
Mahkemelerde bile basın suçu denmiyor.
Bilişim suçu olarak adlandırılıyor.
Cumhurbaşkanlığı İletişim merkezi bu siteleri tanımıyor.
Görev yapanlara basın kartı vermiyor.
Akredite yapmıyor.
CİM başvuruları kabul edilmiyor.
Yani bugüne gelirsek.
İnternet haber sitelerinin bugün için kimliği yok diyebiliriz.
Ortada kaldılar.
Mevkuteleri de yok.
Sadece dediğimiz gibi yazılı basın gazetelerin, internet sitelerinin geçerliği var.
O da bizler için geçerli.
Yazılı basın kuruluşu olmayanın internet sitesinin bir geçerliliği yok.
Muteber değil.
Makbul hiç değil.
Önceliğimiz yasa.
Statü.
Tabi ki yasa çıkmaması.
Ortada bir çok sahte haberler dolaşıyor.
Sahte gazeteciler.
Korsan yayınlar .
Ne ararsan var.
Yani gazeteci olmayan sözde gazeteciler ortada cirit atıyor.
Hem de her yönlü.
Bunlar da birde piyasada dolaşarak kendilerine itibar sağlamaya çalışıyorlar.
Maalesef bazı yerel yönetimler veya kamu kurum kuruluşlar bunları da kabul edebiliyor.
Bizde buna dikkat çekiyoruz.
Prim verilmemeli.
Kim gazeteci, kim değil.
İyi etüt edilmeli.
Basın kuruluşlarından ve basın örgütlerinden bilgiyi doğru anlamda alınmalı.
Herhalde bu çok zor değil.
Bugün bu kimliksizlerle yol alan.
Yarın başına gelecekleri de bugünden kabullensin.
Bizden söylemesi ve önemle uyarması.
Son Akdeniz gezisinde TGF GENEL BAŞKANI YILMAZ KARACA: şu sözleri ve açıklaması çok önemli.
Değerliydi.
Bir kez daha köşemizden hatırlatıyoruz.
‘İNTERNET GAZETECİLİĞİ BİZİM MESLEĞİN YÜZ KARASIDIR’’
TGF Genel Başkanı Yılmaz Karaca, Tarsus’ta MEDYAD’ı (Medya Mensupları Derneği) ziyaretinde yaptığı açıklamada, internet gazeteciliğinin yazılı basına darbe vurduğunu belirterek ‘’İnternet gazeteciliği bizim mesleğin yüzkarasıdır. Acilen internet gazeteciliğinin yasası çıkarılmalıdır’’ dedi.
Karaca, ulusal basının olduğu gibi yerel basının da ekonomik olarak çok zor günler yaşadığını belirterek son 2 yıl da pandemi sürecinde 245 gazetenin kapandığını 5 ulusal bazlı gazete açıldığını, yine aynı sürede koronadan kırk ( 40) gazetecinin hayatını kaybettiğini, şu anda tüm basın mensuplarının hakkı olmasına rağmen yüzde 90 oranında Covid 19 aşılarının yapıldığını ifade etti.
Karaca, internet medyası konusunda şunları söyledi:
‘’Elbette internet çağında daha hızlı haber vermek için günün şartlarına uymak gerekir. Ama bizdeki internet gazeteciliği (gerçek gazetelerin internet siteleri) dışında yapılınca bizim mesleğin yüzkarası oluyor. 300-500 TL veren alan adı alıyor ve internet sayfası açtırıp gerçek gazetecilere zarar veriyor. Haber ve emek hırsızlığını da had safhada görüyoruz.Bu konuda bir düzenleme yapılmalı ve acilen internet gazeteciliğinin de yasası çıkarılmalıdır.dedi.
TGF Genel başkanının bu kısa ama öz açıklaması her şeyi açık ve net ortaya koyuyor.
Bir de internet adı altına açılan STK lar için ise adı dernek ama yasal statü olarak hiçbir anlam içermiyor.
İçi boş oluyor.
Yasal statü taşımıyor.
Gazetecilik vasfı ise hiç yok.
Amaca hizmet etmiyor.
Sadece görsel gösteriş olarak ortada cirit atılıyor.
Bu da hoş olmuyor.
Yasası çıkmayan bir internet sitelerinin öyle veya böyle kurulmuş örgütleri de bir anlam ifade etmiyor.
Tabela bir görüntü taşıyor.
Onun için bu yasa acilen.
İvedilikle çıkmalı.
Yasa sonucu ise her şey daha açık ve net görülür.
Kim gazeteci.
Kim değil, belli olur.
Korsanlar gider.
Gerçek gazeteciler kalır
Mesleği hakkı ile yapanın her zaman başımızın üzerinde yeri vardır.
Araç olarak kullananlar bir şekilde yok olur gider.
Amaç olarak görev yapanlar ise her daim burada olur.
İnternet gazeteciliği yasasının çıkması için herkesi göreve davet ediyoruz.
Nokta.
