Dedesinin istiklal madalyasını 110 sene sonra torunu teslim aldı

Zonguldak’ta okul müdürlüğü yapan Engin Mutlu, İstiklal Harbi’nde savaşan dedesinin İstiklal Madalyası’nı 110 yıl sonra teslim aldı.

Dedesinin istiklal madalyasını 110 sene sonra torunu teslim aldı
Zonguldak’ta okul müdürlüğü yapan Engin Mutlu, İstiklal Harbi’nde savaşan dedesinin İstiklal Madalyası’nı 110 yıl sonra teslim aldı. Dedesinin İstiklal Madalyası’nı göremeden vefat ettiğini belirten Engin Mutlu, dedesinin ülkesi için savaşta çarpıştığını anlatırken duygu dolu anlar yaşadı.
Zonguldak’ta bir lisede okul müdürlüğü görevi yapan Engin Mutlu, İstiklal Harbi’nde savaşan dedesinin madalyasını 110 yıl sonra teslim aldı. 1900 yılında dünyaya gelen dedesi Hüseyin Mutlu’nun ülkeyi düşman işgalinden kurtarmak için savaştığını anlatan Engin Mutlu, Milli Savunma Bakanlığı yetkililerine de teşekkür etti.
Arşiv kayıtlarının Osmanlıca tutulması sebebiyle uzun süre dedesine ait belgelere ulaşamadıklarını söyleyen Engin Mutlu, geç de olsa dedesinin mücadelesini İstiklal Madalyası ile tescillediklerini anlattı. Zonguldak Askerlik Şubesi’nden aldığı İstiklal Madalyası’nı yakasına takan Mutlu, şöyle dedi:
“Dedem 1900 doğumlu. 89 yaşında vefat etti. Dedem İstiklal Savaşı gazisi olmakla beraber aynı zamanda 1916 yılında yedek olarak askere çağrıldı. Gerekli eğitimi aldıktan sonra Doğu Cephesi’ne gönderildi. 1917 yılında Rus İhtilali olunca Doğu Cephesi kapandığı için dedem tekrar yedek olarak geldiği için köyüne döndü. 1918 yılında İstiklal Harbi ile ilgili mücadele başlayınca dedem tekrar askere çağrılıyor. Savaş bitene kadar hiç aralıksız mücadele veriyor. Orada vatanımızı, bayrağımızı kurtarmak, ülkemizi düşman istilasından kurtarmak için ciddi bir çaba sarf ediyor. Tıpkı diğer mücadele eden askerlerimiz ve gazilerimiz gibi savaşıyor. Süreç içerisinde dedemin madalyası 1920 yılında kanun çıktıktan sonra 1926 yılında meclis dışında kalanlara verilmeye başlandıktan sonra almak nasip olmamış. Köy şartlarında rençperlik yaparak geçimini sağlayan birisi olduğu için bununla ilgili gerekli girişimlerde bulunamamış.”

“BİZİM İÇİN ÖVÜNÇ VESİLESİ”
Yaklaşık 10 yıl boyunca babası ve amcasından aldığı feragatname ile mücadele verdiğini anlatan Mutlu, “1940’lı yıllarda ve 1960’lı yılların sonuna doğru amcamlar ve babamlar; bizim için övünç vesilesi olan bu madalyayı almanın önemini fark ettiklerinde uğraşmışlar. Gerekli başvuruları yapmışlar. Fakat İstiklal Harbi kayıtları Osmanlıca kayıt altına alındığı için ve kayıtların muhafazasında zaman zaman sıkıntı yaşandığı için askerin giriş-çıkışı, sevk ve terhisi ile ilgili evrakları okuyamamışlar veya bulamamışlar. Yaklaşık 10 yıldır süreci bildiğimden dolayı ben bu işi yürütmek istedim. En son Savunma Bakanlığı’nın kayıtları güncellediğini duyunca geçtiğimiz yaz mevsiminde memleketimiz Sivas Zara’da askerlik şubesine başvurdum. Bu süreçte yazışmalar oldu. Nihayetinde dedemin kayıtlarına ulaşıldığı söylendi. 1916 yılında askerlikle vatanı kurtarma mücadelesi başlayan dedemin tüm bunların sonucunu gösteren madalyası 100 yıl sonra elimize geçmiş oldu. Bu öncelikle ailemiz için, memleketimiz ve ülkemiz için büyük bir önem taşıyor” diye konuştu.

“MADALYADAN MENFAAT BEKLEMEK İÇİN YAPMADIM”
Madalyanın kırmızı şeridinde askerlerin kanları ve terleri olduğunu söyleyen Mutlu, madalyadan hiçbir şahsi menfaat beklemediğini de sözlerine ekledi. Madalyanın manevi değerine dikkat çeken Mutlu, “Bu madalyayı ben alırken, şahsım adına herhangi bir menfaat beklemek için yapmış değilim. Bu madalyanın kırmızı şeridinde gazilerimizin, şehitlerimizin kanları ve o esnada mücadele eden bütün dedelerimizin, babalarımızın akıttığı ter var. Bu bilinçle hareket ettim. Buna çok şükür kavuştuk. Sağ olsun Zonguldak ve Zara Askerlik Şubesi Başkanlıkları bize çok yardımcı oldular. Nihayetinde bu gurur vesilesi, manevi değeri ölçülemeyecek kadar büyük olan bu madalyayı almış olduk” şeklinde konuştu.

“GEÇ DE OLSA TESCİLLEMİŞ OLDUK”
Dedesi Hüseyin Mutlu’nun 20 yıl önce hayatını kaybettiğini söyleyen Engin Mutlu, “Dedem o günkü yokluklar ve sıkıntılar nedeniyle gözleri kapanmıştı. Vefat edene kadar gözleri de görmüyordu. O gün babam madalyayı alabilseydi, en azından elleriyle tutup gururlanabilirdi. Manevi tatmin açısından belki biraz fayda sağlardı. Ama şu anda eminim bulunduğu yerden gönül huzuru içerisinde bize bakıyordur. Buradan hem kendi adıma ve ailem adına kendisine minnet ve şükranlarımı sunuyorum. Belki geç de olsa bunu en azından tescillemiş olduk” diye konuştu.
Teslim aldığı İstiklal Madalyası’nın kendileri için övünç kaynağı olduğunu ifade eden Mutlu, madalyayı çerçeveleteceğini de belirtti.
Güncelleme Tarihi: 23 Mart 2016, 12:46
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER